Balkan Gençlik Okulu Medeniyetler ve Balkanlar projesi seminerlerinde bu ay “Endülüs” başlığı ile Yunus Emre Enstitüsü Madrid Müdürü Dr.Ersin Adıgüzel hocayı online internet üzerinden misafir ettik.
Dr. Ersin Adıgüzel konuşmasında Endülüs’te Müslümanların kurdukları medeniyetin dinamiklerini birçok açıdan irdeledi. Kendisi Endülüs’ün 700’li yıllarda başlayan yaklaşık 8 asır boyunca ayakta kalan İslam dünyasını ve Batıyı etkileyen, besleyen bir medeniyet tecrübesi olarak öne çıktığını ifade etti. Müslümanların fetih anlayışları ile kısa sürede dünyaya yayılışlarının bir vechesi olarak Endülüs’ün değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden hocamız, İber yarımadasının kısa sürede 3/4 kısmının fethedildiğini fakat zamanla iskan politikası ve yerel halk ile kaynaşma sonucunda İslamlaştığını belirtti. Endülüs’te medeniyet bağlamında bir birikimin oluşmasında etkileşimin unsurları göç, ticaret, çeviri kendisine göre büyük rol oynamıştır. Özellikle Endülüs yöneticilerin Bagdad, Şam gibi önemli merkezlerdeki eserlerin temini ve çevirilerinde oynadıkları rolün öneminin altını çizen Adıgüzel bu zemin üzerinden Endülüs’te başlangıçta tıp, matematik astronomi daha sonra toplumsal şartlarınında elvermesiyle felsefe alanında önemli gelişmelere ve düşünürlerin ortaya çıkmasına neden olduğunu ifade etti. Bu gelişimde eğitim, tıp alanlarında Endülüslerin farklı metodolojilerinin etkisinden de bahseden hocamız toprak kayıplarıyla birlikte bu zengin birikim gerilemeye başladığını ortaya koydu.1492 yılında Gırnata’nın teslim edilmesiyle birlikte 1609 yılına kadar Müslümanlar o bölgede kalsalarda İspanya Krallığının büyük baskıları ve zulmüyle (Hristiyanlaştırma, Arapça konuşamama, çocukların vaftiz edilmesi vs.) kitlesel göçlere neden olmuş, bölgedeki Müslümanlar Kuzey Afrika’ya göç etmek zorunda kaldıklarını belirtti.
Seminer öğrencilerin sorularıyla son buldu.Dr. Ersin Adıgüzel hocamıza gösterdikleri katılım için teşekkür eder çalışmalarında başarılar dileriz..
